İsteksizlik ve seçimsizlikle ayrilmaz bir ikili oluşturan durum. Zorunluluk, yükümlülük. Başka seçeneğiniz olmaması. Mevcut seçeneklerin uygunsuzluğundan da kaynaklı olabilir.Herkes mutlaka birşeylere mecburdur.Severek yaptığınız birşey bile olsa işin içine mecburiyet girdin mi kabusa dönüşür.
Hep zorluyor ve zorlayacak. Bazen haykırmana izin verecek, bazen de başını öne eğip kabul ettirecek. Dışarıdaki mecbur olmayanları görene kadar bir şey hissetmiyor insan. Aynı saatte yemek yeme mecburiyetleri, zamanında ve olması gerektiğin yerde olma zorunlulukları, onların belirlediği yaşa gelip onların mecburiyetlerini benimseme süreci. Kaybetme korkusu gün geçtikçe artıyor. Boğazında bir el, kendince abrakadabralı büyüler yapıyorsun. Suratının müsait bir köşesine yapıştırdığın , gülümseme büyüleri. hiç çekilmiyor. Hepsi mecburiyetten...sanki her şeyin o şeyi yapmamız için seferber olmuş gibi duyumsarız ve bu eziyetten kurtulmak için o şeyi eninde sonunda yaparız, yapıyoruz...
Şu bir gerçektir ki zorunlu, mecburiyetten yapılan herşey keyifisizdir. Mecbur kalırsın ama nedenini bir türlü anlatamazsın.
Zihin berraklığına erişip delirmemek için oynadığımız bir tür oyundur çoğu zaman...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)

Bazen de mecbur değilsinizdir aslında.Fakat vicdanınız mecbur hissetdiriyordur öyledir onun için.Kurbansınızdır artık,kabul etmekten başka bir çare yoktur.Usulca kabul edersiniz ve o anki ruh halinizle bir köşeye çekilirsiniz farkında olmadan,ruhunuz yalnızdır ne yapacağınızı bilemessiniz artık hayat bie bitmiştir neredeyse sizin için.Biran önce bu duygudan kurtulmak için çareyi kaçmakta bulursunuz.Mecbursunuz anlatamazsınız nedenini.Aslında bir nedeni yoktur ya.Tüm suçlu o lanet olası vicdanınızdır.Bu yüzden kaçarsınız fakat vicdanınızda az değildir bırakmaz asla peşinizi.Ne yaparsanız yapın nereye giderseniz gidin bırakmaz peşinizi.İnatçıdır bayaa.Çaresiz tekrar boyun bükersiniz ve ona hizmet etmeye devam edersiniz.O ne isterse o olur artık.Fakat birsüre sonra böyle yaşamanın pek anlamı olmadığını anlarsınız.Sizin için tek kurtuşuş ölümdür ama.Aslında bu hayat denen oyundaki sizi ölüme götüren ve en büyük hatayı yapmanıza neden olan o pislik mahluk nefisten başkası değildir.Ki kendini vicdan ile örpas etmeye çalışır..Sizde saf ve yeniyitme olarak hayat denen oyunun en büyük hilecisi nefsinize teslim olursunuz ve böylelikle herşeye yenilirsiniz..
YanıtlaSilYorumunuz için teşekkürler. Kesinlikle katılıyorum. Özellikle de vicdan konusunda.
YanıtlaSilbirşey değil canım =) Benziyoruz birbirimize bu kadar.
YanıtlaSil